3 Mart 2009 Salı

Ayrılığın Hediyesi

Prometheus'tum zincire vurulurken dağlarda,
Ciğerimi kartallara yedirdim.
Spartaküs'tüm köleliğin çığlığında,
Arslanlara yem oldum, tükendim.
Kör kuyuların dibinde Yusuf'tum,
Kerbela çölünde Hüseyin.
Zindanlarda Cem Sultan,
Sehpalarda Pir Sultan.
Ve Madımak'ta otuzyedi can...

Kaçıncı yok oluşum,
Kaçıncı var oluşum bu?
Tanrılardan ateş çaldım
Yüzyıllarca tutuştum, üst-üste yandım.
Bir anka kuşu gibi anne,
Bir anka kuşu gibi;
Kendimi külümden yarattım..


Bugün ajanslara düştü, geçtiğimiz günlerde de hastalığından bahsediliyordu Yusuf Hayaloğlu'nun.
Şair ve söz yazarıydı, aynı zamanda Ahmet Kaya'nın eşi Gülten Kaya'nın da ağabeyi.
Onu da birçoğumuz yerle yeksan eden şiirlerini Ahmet Kaya'nın besteleyip defalarca dinlememize neden olan harika eserlerinden tanıdık.
"Adı Bahtiyar", "Başkaldırıyorum", Ayrılığın Hediyesi, Yüreğim Kanıyor, "Dağlarda Kar Olsaydım", "Biz Üç Kişiydik", "Başım Belada", "Demedim mi Haydar?", "Diyarbakır Türküsü", "Hani Benim Gençliğim Nerde?", "Nerden Bileceksiniz?", "İyimser Bir Gül", "Dokunma YAnarsın" ve daha niceleri, Ahmet Kaya ki gelmiş geçmiş en güzçlü yorumculardan biridir son döneminde nelerle karşılaştığı, ne gibi şeyler yaptığı beni ilgilendirmemekle birlikte, görüşlerini korkmadan söylemesine karşın tüm katmanlarca dinlenen ender adamlardandı. Onu bu kadar güçlü yapan hususlardan biri de kuşkusuz Yusuf Hayaloğlu'nun yazdığı sözler ve bu güçlü yorumun birleşmesinden oluşan olağanüstü şarkılardı...
Onlarca sanatçının eserlerini okuduğu, milyonlarca insana tercüman olmuş bir adam ayrılık hediyesini bırakıp gitti...
Kendisiyle yapılan bir röportajdan ufak alıntı ve kliplerle bitireyim;

"İnsan mutsuzsa hiçbir ideoloji onu etkilemez. Bir çocuğun karnı açsa sen ona dünyanın en güzel masalını da anlatsan o çocuk ağlar. Karnı tok olan, masallar arasında tercih yapar. Çocuğun karnı aç. Halkın karnı aç, ne masal anlatırsan anlat. O yüzden halk tercihlerini de ideolojik olarak yapmıyor. Halk kimde ekmek olacağını sanıyorsa ona sarılıyor. Ama denize düşen yılana sarılır.''

Hayaloğlu'nun meşhur "Ah Ulan Rıza" şiiri


Ahmet Kaya - Ayrılığın Hediyesi
"Soytarılık etmeden güldürebilmek seni Ekmek çalmadan doyurabilmek Ve haksızlık etmeden doğan güneşe Bütün aydınlıkları içine sezebilmek gibi Mülteci isteklerim oldu arasıra biliyorsun Şimdi iyi niyetlerimi bir bir yargılayıp asiyorum Bu son olsun, son olsun."

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Allah rahmet eylesin.

Diego dedi ki...

15 gun yusuf girermiş odaya yazarmiş yazabildigi kadar. o cikinca ahmet girermiş 15 gun, yusuf un yazdiklarini muzikle birleştirirmiş.ideal olanı da buydu bence yusuf un yazip ahmet in soylemesi.dinleyelim o zaman.