13 Kasım 2010 Cumartesi

Sinemada Uyananların Dergisi

 

Filmlerle Yaşayanlar, Düşünceler, Hayaller, Anılar başlığı altında kalın kapaklı, 170 sayfalı Altyazı özel 100.Sayısı bayilere düştü, edindik görür görmez.
Gerçekten ilerki yıllarda da bolca açıp açıp tekrar okunası, sinema dolu bir dergi yapmışlar.
Reha Erdem'den Nuri Bilge Ceylan'a, Uğur Yücel'den Adalet Ağaoğlu'na hatta Replikas grubundan dahi harika yazılar mevcut. Hayatında sinemanın önemli yer tuttuğu, güzel sloganıyla 'sinemada uyananların' harika kelimeleriyle ve herzamanki nefis kapak tasarımıyla, okurların samimi görüşleriyle, dergiye şimdiye dek emek verenlerin listelendiği güzel sayfasıyla, ara güler fotoğrafıyla, dikkat çeken resimlerle pek bir güzel efendim.

* Derginin içinden çıkan altyazı kapak serisinin posteri ve karikatür şeklinde 66 filmi bulmaca posteri de sürpriz yumurtası olmuş.

12 Kasım 2010 Cuma

Kartala Mandela'dan Selam


Eskilerden yine bir "Sevgiler" pankartı daha,
Papua Yeni Gine'den sonra aynı etkiyi yapmasa da güzel...

10 Kasım 2010 Çarşamba

Neville Southall


Galler Milli takımının formasını rekor sayıda (93) terletip Everton formasıyla da efsaneleşen fenomen adamlardan Neville Southall.
2002 yılına kadar ısrarla yeşil sahalara veda etmemiş, renkli futbol hayatı, büyük kulüpler derken, sıradan takımlarda oynayıp karizma çizdrime ya da dalga konusu olaylarına hiç girmeden sevdiği şeyi yapmış.
Velhasıl 44 yaşında futbolu bırakmış adam, bizde olsa ne olurdu diye sorasım geliyor klişe bir soruyla, sağlam dalga geçilirdi, çekirdek çitleyen bıyıklı amcalar kafa bulurken Southall tribünlere tırmanmaya çalışır becereme, maç çıkışı pataklardı milleti, ben öyle hayal ettim...

Bir de aklıma kaleci fiyaskolarıyla dolu Beşiktaş yılları geldi, Daum'un büyük ihtimal askerden arkadaşı olan duba misali Kjaer'i kim unutabilir ki?

Altyazı #100

 

Özellikle sinema alanında birçok silinip giden dergiye inat Altyazı hayatına devam ediyor, yaşıyor-savaşıyor. Hem de en niteliklisi olarak Kasım ayında 100.sayısıyla karşımızdalar.
Bu ay iki dergi birden çıkacak ki ilki her ayki şekliyle bayilerde, tahminen birkaç güne de özel sayısıyla, birçok tanınmış yazar ve yönetmen tarafından hazırlanmış özgün içeriğiyle de adından uzun süre söz ettireceğe benziyor. Reha Erdem, Nuri Bilge Ceylan, Semih Kaplanoğlu, Kutluğ Ataman, Ümit Ünal, Murathan Mungan, Selim İleri, Ayfer Tunç ve Murat Uyurkulak gibi sinema ve edebiyat dünyasının önde gelen isimlerinin sinemayla olan kişisel ilişkilerine dair yazı, çizim ve fotoğraflarını paylaşacakları bu özel sayı, uzun süre sinemaseverlerin başucunda kalacak ve tekrar tekrar açıp okunabilecek kalıcı bir eser.


Hararetle bekliyoruz...

Hangi Maç?

 Zeki Abi'den ufak bir bukle, nedense bahsi geçen maç birçoğumuz için unutulmazlar arasına girmiştir, sürekli yağan yağmur, o dönemki Beşiktaş-Gençler maçlarının inanılmaz zevkli oluşu, İlhan'ın çırpınışları ve yenilgiye rağmen hiç üzülmemek aksine hüzünlü bir haz duymak...



Filmlerinize en yakın bulduğunuz maç hangisi?

Beni o açıdan en etkileyen şey tabii duygudur. Değişik duyguların, farklı duyguların yaşanma durumudur. Gençlerbirliği'ne 4-3 yenildiğimiz maçtır mesela. Oradaki İlhan Mansız'ın o hali hiç aklımdan gitmiyor. İnsan doğasını anlama çabasından bahsediyorum ya, yani İlhan Mansız'ın bile bilmediği derinlerindeki bir duygunun ortaya çıkması beni inanılmaz etkilemişti. O gün ona İmansız demiştim ama İ. Mansız'ı bilmiyordum, onu düşünerek söylememiştim. Bir gün maça giderken bir çocuğun formasında gördüm, İmansız yazmış acayip hoşuma gitti. 


zeki demirkubuz

7 Kasım 2010 Pazar

Replik

 

”Bazen insanlara bakıyorum da hoşlanmaya değer birşey görmüyorum. Herkesten uzaklaşmayı sağlayacak kadar para kazanmak istiyorum. ” (Daniel Plainview) 


There Will Be Blood / Kan Dökülecek