22 Eylül 2010 Çarşamba

Derdiyoklar İkilisi – Dadaloğlu



Derdiyok Ali

Sahnede taklalar atıyoruz, atlıyoruz, zıplıyoruz, tam konsantre oluyoruz. İnsanların karşısına çıktığımda, kendimi kaptırıp gidiyorum. Onlara öyle bir güç hissettirmem lâzım ki, hepsi bana baksın, beni izlesin, sazımdan, sözümden, sohbetimden bir şeyler alsın… Önce yarım saat türkülerimizden, deyişlerimizden okuruz. Ankara misketine bir girdik mi, motor gibi devam ederiz, pat diye oyuna, halaya geçeriz, “halay bizim çekelim / dizilelim sekelim” deriz. Akın akın piste dolarlar, masada kimse kalmaz, çekirge gibi oynarlar. Mehmet’in şovu da dünyanın hiçbir yerinde yok. Davulu bırakıp yerlerde solo atar. Düğün videolarımız YouTube’da on binlerce kere tıklanmış. Ama bizde daha ne tiyatrolar, ne skeçler var. Bayanlar beni kucaklarına alıp masaların üzerine atarlardı. Halaylarda elimde gitarla başı ben çekerdim, yüzlercesi peşimden oynardı. Bunların hiçbiri yok YouTube’da.

(Ali Ekber Aydoğan, Roll 122)

Hiç yorum yok: